ANIT MEZARLAR

Aslanlı Mezar

Roma Dönemi’ne ait anıtsal mezarın giriş kapısındaki söve dikmeleri silme biçiminde kabartma olarak yapılmıştır. Söve başlığı üzerinde beşik yarım daire biçiminde alınlık yer almaktadır.

Alınlığın ortasında mezar odasının söve başlığının üzerinde birbirine dönük oturan kabartma olarak işlenmiş iki aslanın ön ayakları dik durumdadır.

Antik dönemde genellikle aile mezarı olarak tasarlanan bu tip örneklerin döneminde çok önemli ailelerinden birine ait olduğu düşünülmektedir. Giriş kapısının sağ tarafında arkosolium tipi mezarlar yer almaktadır. Hem aslanların hem de üçgen alınlığın kullanılmış olması Roma Dönemi’nde Frig geleneğinin devam ettiğinin göstergesidir.

Metropolis Katlı Yerleşimi

Kuzeydoğu- güneybatı uzanımlı bir kayalığın güneydoğu yamacına oyularak işlenmiş mekânlardan oluşmaktadır. Çok katlı olarak oyulmuş olan yerleşim, küçüklü büyüklü odalardan oluşmaktadır. İlk bakışta salon görünümünde büyük bir oda, odanın sağ tarafında üst katlara çıkan kayaya oyma merdiven yer almaktadır. Soldaki odalar tonoz tavanlı düz duvarlı iken karşıdaki oval bir forma sahiptir ve zeminde farklı formlarda oyuklar bulunmaktadır. Büyük mekanın tabanında ahşap direk çukurları ve silolar, duvarlarında da hatıl delikleri ve oda organizasyonu ile ilgili paravan izleri görülmektedir.

AGeçitle bağlanan küçük odadan üst kata geçiş için kayaya oyulmuş merdivenler kullanılmıştır. Birinci kat muhtemelen bir toplantı odasıdır. Duvara oyulmuş sekiz adet nişli oturma yeri, toplantıya katılan yönetim erkiyle ilişkili olmalıdır. Yapının merdivenlerle geçilen tuvaleti bu katta bulunmaktadır. Oturma yerlerinin karşısında tabanda geniş ve derin silo çukurları yer alır. Salon küçük pencerelerle aydınlatılmaktadır.

Bu mekandan en üst kata ayak basma oyuklarından oluşan eğimli ve dik bir geçitle çıkılmaktadır. Bu mekandan en üst kata ayak basma oyuklarından oluşan eğimli ve dik bir geçitle çıkılmaktadır. Yerleşmenin en üst katında üç adet mekan vardır.

Tanrıçalı Mezar

Mezar odası iki katlı olarak yapılmış olup arkosolium tipi mezarlar mevcuttur. Diğer anıtsal girişli mezarlarda olduğu gibi Tanrıçalı Mezar da antik dönemdeki önemli bir aileye ait olmalıdır.

Ön cephesi tapınak mimarisine öykünerek oyulmuş olup en dış ögeler, üçgen alınlık, diş sırası ile hareketlendirilmiş dar bir arşitrav (yatay taşıyıcı) ile iki sütundur (dikey taşıyıcı). Alınlık içinde cepheden işlenmiş bir tanrıça ile tanrıçanın her iki yanında hamle yapar şekilde yerleştirilmiş aslan betimlemeleri bulunmaktadır.

Oda mezarın giriş üzerinde, arka arkaya konumlandırılmış kemerli alınlıklar yer almaktadır. Her iki kemer üzerinde birbirini takip eden testere dişi şeklinde kabartma üçgen bezemeler vardır.

Uzun süre kullanıldığı anlaşılan mezar MS 2.yy – 5.yy arasına tarihlendirilmektedir.

Soylu Mezarı

Roma dönemine ait olan anıtsal bir cepheye sahip mezar odasının üçgen alınlığı Frig geleneğinin devamı olarak dikkat çekmektedir. . Alınlığın üst yarısının ortasında, yüzeyi aşınmış bir Medusa kabartması vardır.

Kabartma kemerin her iki tarafında yüzleri birbirine dönük oturur durumda iki aslan yer almaktadır. Giriş kapısının sağında Latin haçı biçiminde uçları çapalı şekilde insize(kazıma) haç yer almaktadır. Kemerin her iki yanında birbirine bakar pozisyonda (antithetik) iki frig aslanı kabartması yer almaktadır.

Mezar odasının duvarlarında üç adet arcosoliumlu (nişli kaya oygu tekne mezar) mezar, ortasında ise iki adet basit khamosorion (kaya oygu tekme mezar) vardır. Odanın merkezinde, kapının karşısında bulunan arcosoliumlu mezarın üstüne, birbirine bakar pozisyonda iki aslan kabartması yapımıştır. Odanın tavanında, bir hilal kabartması, girişin sağ iç tarafında bir kadın, sol iç tarafında ise bir erkek kabartması yer almaktadır.

Dış cephedeki gibi birbirine dönük iki aslan kabartmasının varlığı mezar sahiplerinin çok özel statüye sahip kimseler olduğunu göstermektedir.

Merdivenli Mekan

Bizans Dönemi'nde (MS 5 yy-12. yy) kayaya oyularak yapılmış iki katlı bu mekanın çok dik ve dar bir tünel içine oyulmuş merdiveni dikkat çekicidir. Alt kattaki küçük mekanın zemininden yüksek bir noktada başlayan merdivenli tünel ile üst kata geçilir. Bu katın güneybatısında ikinci bir giriş daha vardır. Üst kat " L" formlu bir plana sahip olup oldukça geniştir.

Mekanın duvarında çok sayıda bağlama oyukları ile çeşitli genişlik ve derinliklerde nişler bulunmaktadır. Ayazini'nde tuvaleti bulunan ender mekanlardan biridir. Üst katın tavan ve duvar yapısı incelendiğinde tavandaki beşik çatı ve duvarın ince işlenmiş kısımları bu mekanın ilk önce Frig mezarı olarak kullanıldığını göstermektedir. Mekan olasılıkla Erken Bizans Dönemi'nde (MS 5. yy) genişletilerek "L" planlı bir yaşam alanına dönüştürülmüştür.

Dış cephenin oldukça yüksek bir noktasında bulunan mekanın geniş penceresi de Frig mezarının giriş kısmıdır. Bu tür yüksek noktalara yapılan mezarlar Frig Dönemi'nde sıklıkla görülmektedir. Alt kattan gelen merdivenin mekana açıldığı kısımda duvarlarda görülen bağlama oyukları oldukça dik olan merdivenden iniş çıkışların bir halat yardımıyla yapıldığını düşündürmektedir.

Nekropolis (Mezarlık)

Ayazini nekropolis alanları, günümüzde Ayazini Köyü'nün de yaslandığı kuzeydoğu-güneybatı aksında, yaklaşık 1800 m uzunluğunda, volkanik bir oluşum olan tüf kayalık yamaç üzerinde bulunmaktadır. Güneybatı nekropolisi modern yerleşim alanının dışında yer alırken, kuzeydoğu nekropolisi ise modern köy yerleşiminin içindedir. Bu bölümde mezarlarla köy evleri bazı alanlarda iç içe geçmiştir. Özellikle kayalık yamacın üst noktalarına yapılan evler zaman içinde antik dönem mezarlarıyla kaynaşmış ve ortaya farklı kültürlere ait izlerin bir arada görülebildiği antik ve modern doku çıkmıştır.

Nekropolisin genelinde ise antik dönemin farklı evrelerine ait kültürel izler aynı anda görülebilmektedir. Nekropolis hattı boyunca bazı mezarlar, kaya mekanları, şapel ve kiliselerle aynı bölgelerde iç içe yapılmıştır.

Nekropolisin kullanım aralığı dikkate alındığında, en erken mezarların Frig Dönemi'ne (MÖ 7 yy) ait olduğu, daha sonrasında Roma (MÖ 27-MS 395) ve Bizans (MS 5.yy-12yy) dönemlerinde de kullanımının devam ettiği görülmektedir. Bizans Dönemi'nden günümüze kadar mezarların bir bölümünün dönüştürülerek yaşam alanına çevrildiği anlaşılmaktadır. Ayazini nekropolisindeki mezar tipleri üç ana başlık altında değerlendirilmiştir. Bölgede sıklıkla görülen kaya mezarı geleneğinde yapılan bu mezarlar, khamasorion (kaya oygu tekne mezar), arcosoliumlu (nişli kaya oygu tekne mezar) ve kaya oygu oda mezar tipindedir. Tekil gömme işlemlerinde khamasorion ya da arcosoliumlu mezarlar tercih edilmişken, aile mezarı olarak yorumlayabileceğimiz, çoklu gömmeler ile yerleşmenin üst sınıfını temsil eden kişiler için kaya oygu oda mezarlar kullanılmıştır. Bu tip mezarların bazı örneklerinde cephe düzenlemesi tapınak formunda anıtsaldır.